Sn.Prof.dr. Can Öztürk'ün sosyal medya paylaşımını  çok önemli bulduğum için aşagıdaki alıntıyı sizlerle paylaşıyorum.

''Maalesef mutant virüs Avrupa ülkelerinden sonra ülkemizde de hızla yayılıyor...Sağlık bakanı dün 17 ilde, bu gün 23 ilde bu yeni virüsün görüldüğünü açıkladı. Avrupa'da bir çok ülke yarından itibaren sınırlarını kapatıyor, ve ülkeye gelen uçuşları engelliyor. Bu yeni mutant virüsün bulaştırıcılığı çok daha yüksek ve özellikle kapalı alanlarda ''airborne'' olarak ortam havasından bulaşabiliyor...Burada etkili olan bulaş yolu,temasla geçen ''damlacık'' dışında aerosol partikülleri şeklinde havada asılı kalan virüsler...Sizden önce o kapalı ortamda maskesiz bulunmuş bir kişinin ortama yaydığı partiküller 3 saat kadar sizi de etkilemiş oluyor...Normal maskeler bu küçük aerosol partiküllere karşı yeterli olamayacağı için, ABD'de CDC Başkanı Dr. Faucci, kapalı yerlerde en az üst üste takılmış 2 maske öneriyor. Almanya bu hafta ,kapalı ortamlarda çalışan kişilere FFP2 maskeleri önermeye başladı. AVM ve mağazalara UV LAMBALARI takılıyor...Bu haliyle ,maskenin çıkarıldığı ,bir şeyler yiyip içilen ortamlar en riskli alanlar haline geldi.Keza asansörler,toplu taşıma araçları,uçaklar, otobüsler konusunda daha da çekinceli olmak gerekiyor...İşin en üzücü tarafı bu yeni mutant virüsün şu anki aşılardan beklenen iyiliği olumsuz yönde etkileyecek olması... KAPALI ORTAMLARDA MASKEYİ HİÇ BİR GEREKÇEYLE ÇIKARMAMAK GEREKİR. Diyor sayın Gazi Tıp profesörü DR.CAN ÖZTÜRK.
     Not: Bu yazı sosyal medya paylaşımlarından 03/02/2021 tarihinde alınmıştır.



MİKROP ÖLDÜRÜCÜ  UVC LAMBALAR

 

Aşağıdaki yazılar: 2007 yılı 5. Ulusal sterilizasyon, dezenfeksiyon  kongresi bildirimlerinden alıntıdır


Doç. Dr. Nuri Özkütük (Sn. Özkütük görevine prof. olarak devam ediyor.)

UVC LAMBALAR
Ultraviyole Lambaların Kullanımı

 

Doç. Dr Nuri Özkütük

5. Ulusal sterilizasyon, dezenfeksiyon kongresi 2007

UVC LAMBALAR



 

   
ULTRAVİYOLE

     UV radyasyon görünür ışından kısa, x ışınından uzun dalga boyuna sahip(yaklaşık 10-400 nm) birelektromanyetik radyasyondur. UV radyasyon,dalga boyuna göre ; uzak-UV (exstreme-UV,10-200 nm) ve yakın UV (near-UV,200-380nm) olarak ikiye ayrılabilir. Yakın UV insan sağlığına ve çevreye etkilerigöz önüne alınarak:
*UVA (uzun UV,longvwave UV, siyah ışık;(315-400 nm),
*UVB (orta UV, mediumwave UV, 280-315 nm) ve

​*UVC (kısa UV,shortwave UV, germisidalUV;200-280 nm) olarak üç bölümde incelenebilir. 
     UV radyasyon kısa dalga boyu ve yüksek enerjisi nedeniyle her çeşit mikroorganizmayı öldürebilir. UV ışınının en büyük antimikrobik etkinliği 250-260 nm(253,7nm) dalga boyu bölgesindedir. Bu dalga boyu, DNA tarafından en etkin şekilde absorbe edilen dalga boyudur. Hücresel DNA larca absorbe edilen UV radyasyon enerjisi, bitişik timin bazları arasında kimyasal kovaken bağlar oluşturarak timin dimerleri meydana getirir. Ortaya çıkan bu timin dimerleri hücresel UV hasarının başlıca mekanizmasını oluşyurur. Bu UV nedeniyle oluşan timindimerleri DNA iplikçiklerinde katlanmalara neden olur,DNA nın doğal helikal yapısı bozulur. Bu durum hücre bölünmesi öncesi kromazom replikasyonunu güçleştirir. Genlerin transkipsiyonu ve ekspresyonu yapılamaz. Kromozom replikasyonu yapılabilse bile üreyemeyen mutant hücreler ortaya çıkacaktır. Timin dimerleri yaşamsal fonksiyonu olan genlerde görüldüğünde, DNA replikasyonunu engellediğinde öldürücüdür. Belli koşıllarda bazı organizmalar DNA hasarını onarabilir ve üremenin tekrar mümkün olabileceği aktif bir duruma dönebilir.UV ışınının ş,iddetinin çok yoğun olduğu durumlarda hasar çok yaygın olur ve bu durumda onarım olanaksızdır. Onarım mekanizmalarından ilki, çoğu mikroorganizmaların sahip olduğu ışıkla harekete geçen onarım sistemidir.Fotoreaktivasyon denilen bu sistem,timin dimerlerini ayırarak etki gösterir.Fotoreaktivasyon gorülebilir dalga boyundaki güneş ışığının katalizör etkisinin sonucudur. Şigalle gibi bazı bakteriyel patojenler fotoreaktivasyon sistemine sahiptir,fakat virüsler ve bazı bakterilerde bu mekanizma yoktur. Bazı organizmalarda ışığa gereksinim duymayan karanlık reaktivasyon (darkreactivation) denilen diğer bir onarım sistemi bulunur. Bu sistemde timin dimerleri taşıyan kısa DNA zincirleri kesilip atılır. Onarım belli bir sürede yapılabilir, bu süre içinde onarım olmazsa hasar geri dönüşsüz olacaktır. 
                                ULTRAVİYOLE
     UV radyasyon görünür ışından kısa, x ışınından uzun dalga boyuna sahip(yaklaşık 10-400 nm) bir elektromanyetik radyasyondur. UV radyasyon,dalga boyuna göre ; uzak-UV (exstreme-UV,10-200 nm) ve yakın UV (near-UV,200-380nm) olarak ikiye ayrılabilir. Yakın UV insan sağlığına ve çevreye etkileri göz önüne alınarak:
*UVA (uzun UV,longvwave UV, siyah ışık;(315-400 nm),
*UVB (orta UV, mediumwave UV, 280-315 nm) ve
​*UVC (kısa UV,shortwave UV, germisidalUV;200-280 nm) olarak üç bölümde incelenebilir. 
     UV radyasyon kısa dalga boyu ve yüksek enerjisi nedeniyle her çeşit mikroorganizmayı öldürebilir. UV ışınının en büyük antimikrobik etkinliği 250-260 nm(253,7nm) dalga boyu bölgesindedir. Bu dalga boyu, DNA tarafından en etkin şekilde absorbe edilen dalga boyudur. Hücresel DNA larca absorbe edilen UV radyasyon enerjisi, bitişik timin bazları arasında kimyasal kovaken bağlar oluşturarak timin dimerleri meydana getirir. Ortaya çıkan bu timin dimerleri hücresel UV hasarının başlıca mekanizmasını oluşyurur. Bu UV nedeniyle oluşan timin dimerleri DNA iplikçiklerinde katlanmalara neden olur,DNA nın doğal helikal yapısı bozulur. Bu durum hücre bölünmesi öncesi kromazom replikasyonunu güçleştirir. Genlerin transkipsiyonu ve ekspresyonu yapılamaz. Kromozom replikasyonu yapılabilse bile üreyemeyen mutant hücreler ortaya çıkacaktır. Timin dimerleri yaşamsal fonksiyonu olan genlerde görüldüğünde, DNA replikasyonunu engellediğinde öldürücüdür. Belli koşıllarda bazı organizmalar DNA hasarını onarabilir ve üremenin tekrar mümkün olabileceği aktif bir duruma dönebilir.UV ışınının ş,iddetinin çok yoğun olduğu durumlarda hasar çok yaygın olur ve bu durumda onarım olanaksızdır. Onarım mekanizmalarından ilki, çoğu mikroorganizmaların sahip olduğu ışıkla harekete geçen onarım sistemidir.Fotoreaktivasyon denilen bu sistem,timin dimerlerini ayırarak etki gösterir.Fotoreaktivasyon gorülebilir dalga boyundaki güneş ışığının katalizör etkisinin sonucudur. Şigalle gibi bazı bakteriyel patojenler fotoreaktivasyon sistemine sahiptir,fakat virüsler ve bazı bakterilerde bu mekanizma yoktur. Bazı organizmalarda ışığa gereksinim duymayan karanlık reaktivasyon (darkreactivation) denilen diğer bir onarım sistemi bulunur. Bu sistemde timin dimerleri taşıyan kısa DNA zincirleri kesilip atılır. Onarım belli bir sürede yapılabilir, bu süre içinde onarım olmazsa hasar geri dönüşsüz olacaktır. 
     UV radyasyonun germisidal etkisi doza bağımlıdır.Işıma süresi arttıkça veya ışıma şiddeti arttıkça (ışık kaynağına yakınlık veya yüksek voltaj) ölen vejetatif hücre sayısı da artar. UV kaynağından belirli bir alana verilen ışığın enerjisi mikrowatt olarak ölçülür. Mikroorganizmaların inaktivasyonunda , gerekli enerji UV ışınının şiddeti ve ışınlama  süresinin çarpımı ile hesaplanır.(mikrowatt saniye/cm2). Bu inaktivasyon için gerekli enerji farklı mikroorganizmalar için değişiklik  göstermektedir. Vejetatif bakterilerde1 log inaktivasyon için yaklaşık 2-6 mW.saniye/cm2 enerji gerekir.Bazı bakteriyel endosporlar sporulasyon sürecinde oluşan proteinler aracılığı ile UV den korunabilir.. Bu spor proteinleri DNA'ya bağlanarak konfigürasyonunu değiştirir ve böylece timin dimerlerinin oluşumunu zorlaştırır. Bu da UV ile sterilizasyonda sporlu bakteriler için sporsuz bakterilerden 10 kat daha fazla doz gerektirir. Dolayısıyla bu ışınla sterilizasyon sağlamak uzun süre almaktadır..
     UV ışınlar tozsuz hava ve temiz su içinden kolaylıkla geçmesine rağmen,sıradan bir cam,kir ve yağ tabakaları,bulanık solüsyonlar,süt ve plastik gibi maddelere etkin olarak geçemezler. Dolayısıyla UV ışınlar organizmalara direkt olarak geldiğinde ancak etkili olabilmektedir. Başka bir deyişle yüzey dezenfeksiyonunda daha başarılıdır denebilir. UV kaynağı ile steril edilecek ortam arasında her hangi bir engel bulunmamalıdır. Katı maddeler içindeki mikroorganizmalar veya herhangi bir şekilde siperlenmiş, direkt UV ışınından korunmuş mikroorganizmalar  UV ışınından etkilenmeyeceklerdir.                              
 
 
Bilgilerin devamı yüklenecek



Yokuşbaşı Mahallesi, Kıbrıs Şehitleri Caddesi, No:1/C Bodrum/MUĞLA

foother
iletişim